Hemşirelerimizin Günü Kutlu Olsun
12 Mayıs 2017, Cuma

Sağlık hizmetinin sunulmasında, fedakarlık ve özverileri ile bu kutsal vazifenin yükünü omuzlarında taşıyan hemşirelerimizin günlerini kutluyoruz.

Yetersiz istihdama rağmen vatandaşlarımızın sağlık hizmeti alması için, ‘sizin sağlığınız bizim mutluluğumuz’ diyerek hastalarımız için umudun adı olan hemşirelerimizin çalışmaları takdire şayandır.

Hemşirelerimiz; gerek ekonomik, gerekse iş yoğunluğu ve iş ortamı kaynaklı sebeplerden dolayı tükenmişlik sınırında hizmet vermektedir. Buna rağmen hizmetlerini aksatmayan, kendisi veya ailesinden biri hasta olsa bile, vatandaşlarımızın sağlık hizmeti alması için fedakarlık yapan hemşirelerimizin sorunları çözülerek iş motivasyonları artırılmalıdır.

Baştan beri talep ettiğimiz, kararlılıkla takip ettiğimiz yıpranma payının kazanıma dönüşme arefesinde olduğunu bilmek bizleri sevindirmektedir.

Sağlık emeğine bakışta köklü bir paradigma değişimine ihtiyaç vardır. Bunlardan birisi, sağlık çalışanlarının mesleki saygınlığını gözeten ve ekip anlayışını zedeleyici politikaların gözden geçirilmesidir. Özellikle; performans uygulamaları başta olmak üzere çalışma koşulları ve haklar bağlamında sağlık çalışanları arasında ayrımcı uygulamalarla sistem sarsıntıya uğratılmamalıdır.

Hayata geçmesi gereken başka bir değişim ise, sağlık emeğine yatırım konusunda nitelikli dönüşümdür. İstihdam stratejileri ve insan kaynağı planlaması alanındaki sıkıntılar çözülmelidir.

Sağlık sisteminin geleceği açısından en büyük tehlike yetersiz istihdama bağlı ağır iş yüküdür. 14 yılda 3 kat artan sağlık hizmeti varken, ne yazık ki istihdam aynı oranda artmamıştır. AB ülkeleri ortalamasına baktığımızda 400 bin hemşireye ihtiyacımız var ancak hemşire sayımız 130 binlerde. Özetle ülkemizdeki hemşireler Avrupa ülkelerine göre 4 kat fazla iş yapmakta, 4 kat fazla hizmet üretmek zorunda kalmaktadır.

Yaşanan başka bir sorun ise, uzmanlık dallarından mezun olanların istihdam edilmeyip, bu görevlerin hemşire ve ebelere yüklenmesi ve hemşire-ebe açığının bu şekilde büyümesidir.

Sağlık çalışanlarının, özellikle hemşirelerimizin en önemli sorunlarından biri de, şiddettir. Şiddetin önlenmesine yönelik şimdiye kadar yapılan çalışmalarda Sağlık-Sen’in vardır. Yapılan çalışmaların şiddeti önlemede yetersiz kaldığı da ortadadır. Yeni ve caydırıcı uygulamalar acilen hayata geçirilmelidir. Bizim önerimiz; tutuklu yargılama ve şiddet uygulayanın sosyal güvenlik harcamalarının devlet tarafından karşılanmaması ve cebinden ödemesidir. Ayrıca, toplumsal farkındalığın artırılması da şiddeti önleyecek etkenlerden biridir.

Lisans tamamlama, sağlık çalışanlarına kazandırdığımız bir kazanımdır. Kreş konusunda da genelge yayınlanmış olmasına rağmen, bazı sorunlar yaşanmaktadır. Bu düzenleme acilen tamamlanmalıdır.

Hemşirelik mesleğini icra edenlerin büyük çoğunluğu halen kadınlar oluşturmaktadır. Bu sebeple, kadın kamu görevlilerine yönelik elde edilen kazanımların altında da Memur-Sen ve Sağlık-Sen’in imzası bulunmaktadır.

Süt izni ve emziren annelerin nöbet muafiyeti de sendikamızın elde ettiği kazanımlardır.

Süt izninden döner sermaye kesintisi yapılmaması hem Sağlık Bakanlığı hem de Maliye Bakanlığı ile görüşmelerimiz sürüyor. Bakanımız Sayın Akdağ’ın bu talebimizde bizimle aynı fikirde olması ve destek olması ayrıca bizleri sevindirmektedir.

15 Temmuz gecesinde verilen destansı mücadelede sağlık çalışanlarının payı büyüktür. Canları pahasına görev alan, sağlık hizmetinin her kademesindeki arkadaşlarımızı bir kez daha tebrik ediyor ve kutluyoruz.

Sağlık-Sen olarak hemşirelerimizin sorunlarının çözümü için çalıştaylar, sempozyumlar düzenliyor, saha araştırmaları yapıyoruz. Amacımız, sorunların çözülmesi, çalışma barışının sağlanması, iş yükünün azalması ve motivasyonu artırıcı uygulamaların hayata geçmesidir.

Bütün hemşirelerimizin gününü kutluyor; sağlık, huzur ve mutluluklar diliyoruz.

PAYLAŞ :